5 Ağustos 2020 tarihinde Lübnan'ın Beyrut kentinde meydana gelen büyük bir patlama bir anda dünya gündemine oturmuş, tüm dünya yükselen Korona Virüs vaka sayısını bir anlık unutmuştur. Her ay yeni bir felaket yaşadığımız 2020 yılının yeni olayı, yaklaşık üç bin ton amonyum nitrat patlamasıyla meydana gelmiş; yüzlerce kişi ölmüş, binlerce kişi kayıp olmuş ve yaralanmıştır.
Felaketten iki gün sonra birçok ülke Lübnan'a insani yardım uçaklarını göndermişse de halihazırda ekonomik olarak bunalımda olan Lübnan'ın yaklaşık 50 milyar dolar zarar gördüğü patlama, ülke ekonomisinde yeni bir kanayan yaranın açılmasına neden olmuştur. Vaziyet buyken Lübnan'a ilk ve en üst resmi ziyareti Fransa Cumhurbaşkanı Macron düzenlemiş ve çarpıcı açıklamalarda bulunmuştur.
Bu açıklamaların ilki "Lübnan siyasal ve ekonomik bir krizle yüz yüze ve buna acele müdahale edilmesi gerekiyor. Reformlar yapılmazsa Lübnan sorun çekmeye devam eder" şeklindedir. İkinci açıklama ise "hükümetimiz rezil, lütfen onlara yardım ederek kalıcı olmalarını sağlamayın" diyen bir vatandaşa karşılık "vakitleri doldu, onlara daha fazla yardım etmeyeceğiz" şeklindeki cevabıdır. Macron'un bu çıkışları büyük bir dramla karşı karşıya kalan Lübnan'da neden bulunduğunu sorgulatmaktadır. Ancak bu sorgulamayı Macron'u kahraman gibi karşılayan Lübnanlılardan ziyade diğer bölge toplumları yapmaktadır çünkü azınlık bir topluluğa karşı birçok Lübnanlı (şuan yaklaşık 100.000 kişi) internetten Lübnan'ın Fransa mandasına girmesi doğrultusunda bir imza kampanyası başlatmıştır.
O halde Macron bir leş kargası mıdır yoksa çöplüğünde öten bir horoz mu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder